
Bu kuruntular bu şekilde uzayıp gider. Oysa çocuğu daha imtihana bile girmemiştir. Din ahlakından uzak olan her insan yaşamı boyunca bu tür boş kuruntulara kapılmaktan uzak duramaz. Elbette bunun bir sebebi vardır. Kuran'da insanların boş kuruntulardan kurtulamamalarının sebebinin şeytanın telkinlerine kulak vermek olduğu şöyle haber verilmiştir:
Onları -ne olursa olsun- şaşırtıp-saptıracağım, en olmadık kuruntulara düşüreceğim…. (Nisa Suresi, 119)
Yukarıdaki ayette görüldüğü gibi boş kuruntulara kapılan, Allah'ı unutan ve düşünmeyen bir insan aslında daima şeytanın telkinlerine açıktır. Diğer bir deyişle bir insan dünya hayatına kanarak iradesini kullanmaz, vicdanlı davranmaz ve kendini olayların akışına bırakırsa tamamen şeytanın kontrolü altına girer. Şeytanın en belirgin özelliklerinden biri de insanlara vesvese ve kuruntular vermesidir. İşte zihinlerde kurgulanan bu kuruntular, karamsarlık ve "ya şöyle olursa ben ne yaparım?" endişeleri şeytanın telkinleri ile oluşur.
Ama Allah bu durumdan kendilerini kurtarabilmeleri için insanlara yol göstermiştir. Kuran'da şeytandan bir vesvese geldiğinde insanlara Allah'a sığınmaları ve düşünmeleri bildirilmektedir:
(Allah'tan) Sakınanlara şeytandan bir vesvese eriştiğinde (önce) iyice düşünürler (Allah'ı zikredip-anarlar), sonra hemen bakarsın ki görüp bilmişlerdir. (Şeytanın) Kardeşleri ise, onları sapıklığa sürüklerler, sonra peşlerini bırakmazlar. (Araf Suresi, 201-202)
Ayetlerde de haber verildiği gibi düşünen insan doğru olanı görür, düşünmeyen insan ise şeytan onu nereye sürüklerse oraya gider.
Önemli olan bu tarz düşüncelerin insana hiçbir fayda sağlamadığını, aksine gerçekleri, önemli olayları düşünmelerini engellediğini bilmek ve zihni bunlardan arındırmaktır. İnsan ancak boş düşüncelerden arınmış bir zihinle gereği gibi düşünebilir. Bu şekilde Allah'ın Kuran'da emrettiği gibi, "boş şeylerden yüz çevirmiş" olur.
De ki: "Şüphesiz ben, Rabbime isyan edersem o büyük günün azabından korkarım." (Enam Suresi,14-15) |